Ege’nin incisi İzmir, 25 yıldır eğitimden turizme birçok sektörde faaliyet gösteren Mirnas Grup’un iki büyük projesine ev sahipliği yapmaya hazırlanıyor. Grup, Bayraklı’da “Bronz Kule Rezidans” ve Konak Mersinli’de “Azur Ofis” projelerini başlatarak kentin mimarisine yeni bir soluk getiriyor.
Yedi milyar liralık yatırım bedeline sahip projelerin, hem İzmir’in iş dünyasına hem de kent yaşamına prestij kazandırması hedefleniyor.
“Geçmiş başarılarımız en güçlü referansımız”
Mirnas Grup Yönetim Kurulu Başkanı Eğitimci Fırat Atlıhan, projelerin tanıtım toplantısında yaptığı açıklamada, “Eğitim sektöründe elde ettiğimiz başarıyı şimdi inşaat sektörüne taşıyoruz. İzmir, hak ettiği en güzel projelere kavuşacak. Geçmişte yaptığımız nitelikli işlerin aynısını bu alanda da sürdüreceğiz” dedi.
Atlıhan, eğitimden inşaata geçiş sürecinde güven ve kaliteyi temel aldıklarını belirterek, İzmir’e kalıcı eserler kazandırmak istediklerini vurguladı.

İzmir’de yeni ofis anlayışı
Mistral GYO iş birliğiyle Konak Mersinli’de inşa edilen Azur Ofis, 26 kat ve 25 bin metrekarelik toplam alana sahip olacak.
2027 Mart ayında teslim edilmesi planlanan proje, “Burada sizi gökyüzü, prestij ve deniz bekliyor” sloganıyla İzmir’de ofis yaşamına yeni bir vizyon kazandıracak.
Yüksek tavanlı, akıllı sistemli ofislerin yer aldığı projede, panoramik deniz manzarası ve geniş teras balkonlarıyla açık havada çalışma imkânı sunulacak.
Azur Ofis, İzmir iş dünyasında balkonlu ofis konseptiyle öne çıkan ilk proje olma özelliğini taşıyor.
Bronz Kule’de ilk kez “Health Center” konsepti
Bayraklı’da yükselen Bronz Kule Rezidans, “İzmir’de Asaletin Rengi Artık Bronz Kule” sloganıyla tanıtıldı.
Toplam 41 bin metrekare alanda inşa edilen, 29 katlı proje; İzmir Körfezi manzarası, modern mimarisi ve sosyal donatılarıyla dikkat çekiyor.
Projede, İzmir’de bir rezidans bünyesinde ilk kez 14 adet teraslı dubleks “Health Center” (Sağlık Merkezi) yer alacak. Bu özel alanlarda seçkin doktor klinikleri hizmet verecek.
“İzmir dünyanın ekolojik mucizesi”
Atlıhan, İzmir’e olan sevgisini şu sözlerle dile getirdi:
“İzmir, gerek doğası gerek insanıyla dünyanın ekolojik bir mucizesi. Hayatımın geri kalanını bu şehirde geçirmek istiyorum. Eğitimde elde ettiğimiz başarıyı, inşaat sektöründe de İzmir’in hak ettiği şekilde sürdüreceğiz.”

“Ekonomiye büyük katkı, güvenliğe tam öncelik”
İki projenin hem İzmir’in kentsel dönüşümüne hem de ülke ekonomisine katkı sağlayacağını belirten Atlıhan, “Yaklaşık 7 milyar liralık yatırım ekonomiye ciddi bir destek olacak. Deprem gerçeğini göz ardı etmeden, tüm güvenlik önlemlerini eksiksiz yerine getiriyoruz. Güvenlik, bizim olmazsa olmazımız” dedi.
“İzmirliler her şeyin en güzelini hak ediyor”
2027’nin ilk çeyreğinde tamamlanması planlanan projelerin, İzmir’in yeni buluşma noktaları olacağını ifade eden Atlıhan, “İzmirlilerin beklentilerinin çok üstünde, kaliteli bir yaşam alanı hazırlıyoruz. Çünkü İzmir her şeyin en güzelini hak ediyor” diye konuştu.
