Türkiye’de enflasyon düzeltmesi uygulaması iş dünyasının ve mali idarenin kritik gündemlerinden biri olmaya devam ediyor. Uzmanlar, sistemin hem vergi gelirlerini düşürdüğünü hem de bazı şirketleri ilave vergi ödemek zorunda bıraktığını belirtiyor.
Serbest Muhasebeci Mali Müşavir Emre Özerçen, enflasyon düzeltmesinin şirketler üzerinde farklı etkiler yarattığını belirtti: “Bazı işletmelerde bilançonun yapısı değişti ve matrah düştü, bazı şirketlerde ise yapay kâr ortaya çıktı. 2023 yılına ait düzeltme farkları vergilendirilmediği için doğrudan vergi gelirlerini etkilemedi; ancak bu durum 2024’te kurumlar vergisinin azalmasına yol açtı.” Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz da bütçe görüşmelerinde kurumlar vergisinde yaşanan düşüşün büyük ölçüde enflasyon düzeltmesinden kaynaklandığını ifade etmişti.
Özerçen, “Vergi gelirlerindeki reel düşüş ve geçici vergi dönemleriyle yıl sonu arasındaki uyumsuzluklar; enflasyon düzeltmesinin 2025 hesap dönemi sonunda bütçe ve vergi sistemi açısından ciddi riskler barındırdığını gösteriyor” dedi.
KOBİ’ler ve mali müşavirler için iş yükü
Enflasyon düzeltmesinin özellikle KOBİ’ler ve mali müşavirler için operasyonel karmaşıklık ve iş yükü yarattığına dikkat çeken Özerçen, geçici vergi dönemlerinde düzeltme zorunluluğunun kaldırılmasının olumlu bir adım olduğunu, ancak yıl sonu uygulamasının sürmesinin hâlâ belirsizlik doğurduğunu belirtti.
Özerçen, “Enflasyon düzeltmesinin 2025 sonunda ya tamamen kaldırılması, ertelenmesi ya da vergisiz şekilde uygulanması; mükelleflerin gereksiz maliyet ve uyuşmazlıklardan korunmasını sağlayacak ve mali idarenin iş yükünü azaltacaktır” dedi.
